Bir çok ülkede futbol liglerinin açılış tarihleri belli olmaya başladı. Fakat basketbolun kapalı bir alanda oynanması ve daha çok temas içermesi durumları zorlaştırıyor. Amerika’nın virüsün yeni merkez üssü olması da biz NBA severleri daha da endişelendiriyor. Gelin, bir What if? sorusu üzerinden yola çıkarak NBA sezonunun iptali halinde kimler kaybeder? sorusunu cevaplamaya çalışalım.
Memphis Grizzlies ve New Orleans Pelicans
Her iki takımda sezon boyunca gençleri ile müthiş işler başardı ve bir süredir sevinemeyen seyircilerine gelecek için ümit vaat etti. Ja Morant’ın geçirdiği müthiş çaylak sezonuna misafir olan Zion Williamson, sekizinci sıra için de Memphis Grizzlies’ın kapısını çalar duruma gelmişti. Hem bu iki çaylak oyuncudan hangisinin son maçlarda takımını playoffa taşıyacağı hem de kendilerini daha ne kadar geliştireceklerini görememek üzücü olacaktır. Ayrıca takımlar açısından bakarsak playofflara kalmaları halinde takımlarındaki genç oyunculardan hangilerinin playofflardaki zor mücadelede ne kadar sorumluluk aldığını görmek takımlar için gelecek adına karar verici fikirler oluşturabilirdi.
Vince Carter’ın Emekliliği
1998 NBA Draft sınıfından kalan tek isim. Bu bilgi sıradan bir oyuncu için söylenseydi çok bir şey ifade etmeyebilirdi. Fakat Vince Carter’ın kariyerinde 8 kez All-Star, 1 kez NBA En İyi İkinci Takımı, 1 kez NBA En İyi Üçüncü Takımı ve 1 kez o kimsenin unutamadığı NBA All-Star Smaç Yarışması Şampiyonluğu bulunmakta. Belki kariyerine şampiyonluk yüzüğünü ekleyemedi fakat oyun içerisindeki zerafeti ve inanılmaz smaçlarıyla kimsenin unutamayaacğı bir NBA figürü haline geldi. Son senelerinde genç oyuncuların bulunduğu takımlarda üstlendiği abilik göreviylede oyuncular için bir kariyer yönlendirici oldu. Fakat bu sezon böyle biterse Vince Carter’ın emeklilik gezisi yarıda kesilmiş olacak. Ve kimsenin maç başlamadan önce bilmediği bir maç Vince Carter’ın son maçı olmuş olacak.
Chris Paul ile Oklahoma City’nin Macerası
Sezon başında herkesin dağılmasını beklediği o takım NBA’e ara verildiğinde Batı Konferansı’nda 5. sırada bulunuyordu. Sezon başında Los Angeles Clippers ile yaptıkları takasta Shai Gilgeous-Alexander’ı takıma katarak takım halinde gelecek sezonları planlamışlardı. Ardından Chris Paul’ü takıma kattıklarında sezon ortalarında takas için ellerinde malzeme olmasını hedeflemişlerdi. Fakat bu takım CP3-Dennis Schroder-Shai Gilgeous-Alexander üçlüsünü aynı anda sahaya atıp 3 oyun kuruculu sistemle sezon içerisinde hem güzel maçlar izlettirdi hem de bu maçlarda galip gelmeyi becerdi. Chris Paul’ün bu takas sonrası emekliliğe yaklaştığını düşünen kişilere de saha içinde gösterdiği performans ile verdiği mesaj çok dikkat çekiciydi. NBA’in saf oyun kurucusu olarak belki de son örneği olan CP3’yi ve onun generalliğinde oynayan bir takımı, NBA playofflarında izlemeden bu sezonun bitmemesi gerek.
Philadelphia’nın Karar Süreci
Sezona şaşırtıcı hamleler ile başlayan Philadelphia tüm takımların aksine takımını daha da uzun hale getirdi. Joel Embiid’in yanına yaptıkları Al Horford takviyesiyle tüm takımlara karşı fizik üstünlüğünü yakalamış oldu. Ama modern oyun ve oyunun yeni normları Philadelphia’yı beklenilen yerden vurdu. Ev sahibi olarak çıktıkları maçlarda fizik üstünlüğünü takımlara hissetirip 29–2’lik bir skor elde ettiler. Fakat deplasmanda tanınamaz bir halde olan takım 10 galibiyet 24 mağlubiyet aldı. Akıcı olmayan bir oyun, gününde olması beklenilen yıldız oyuncular ve belli bir plana sahip olmayan bir koç ile sezona devam eden Philadelphia 76’ers yönetimi, takım içinde vereceği önemli kararlar için playoffları bekliyordu. Eğer bu sezon bu şekilde sona ererse onların da vereceği kararlarda çok zorlanacağı kesin.
Houston Rockets’ın 5 Kısa Deneyi
Yukarıda bahsettiğimiz modern oyun ve oyunun yeni normlarını belki de en uç şekilde değerlendiren takım Houston Rockets. Sezona Westbrook’u takıma katarak başlayan takım, Westbrook’un iyi performans gösterememesi sebebiyle yeni bir plan geliştirdi. Kadrodaki tek eski tip uzun olan Clint Capela’yı da Atlanta Hawks’a takas ederek yeni planlarını sergilemeye başladılar, pota altı Russell Westbrook ve PJ Tucker. Koç Mike D’antoni’nin modern oyun konusunda ne kadar açık fikirli olduğunu zaten biliyoruz. 2005–06 Phoenix Suns takımı ile oynattığı hızlı oyun taktiğine takılan ‘’ Seven second or less’’ (7 saniye veya daha az) isminden sonra 2019–20 Houston takımı ile oynattığı oyuna ‘’ Six feet seven inch or less’’ (2 metre veya daha az) ismi takıldı. Basketbolu uçlarda oynatan bu koç ve enerjisinin sonuna kadar oynayan bu takımın playoff mücadelesinde nasıl bir yol izleyeceklerini görmeyi çok isteriz.
Milwaukee Bucks’ın Şampiyonluk İhtimali
Geçen sezon Toronta’ya konferans finallerinde kaybeden Milwaukee bu sezona daha da iyi bir Giannis, daha da olgunlaşmış bir oyun ve daha da istekli bir takım ile girdi. Sezona ara verilirken 53–12’lik skorla NBA 1. konumunda bulunuyorlardı. Tek istekleri Giannis’in git gide insanlıktan çıkan performansını bu sene NBA yüzüğüne çevirmekti. Geçtiğimiz sezondan çıkardıkları playoff derslerini ve takım olma yetisini de eklersek sezonun devam etmemesi halinde en çok üzülen takım Milwaukee olacaktır.
Los Angeles Şehri
Melekler şehri sezona, ismine ve geçmişine yakışan bir şekilde giriş yaptı. Lakers cephesinde Anthony Davis, Lebron James. Clippers cephesinde Kawhi Leonard, Paul George. Şehrin iki takımı da şampiyonluğun büyük favorisi. Sezon içerisinde oynadıkları tüm maçlar çekişmeli ve eğlenceli. Sezon araya girmeden önce Batı Konferansı’nın 1 ve 2. sıralarındalar. Olası bir konferans finali işten bile değil. Böyle bir durumda izlenemeyecek olan o seri hepimizi çok üzer. Los Angeles’tan çıkmayan yedi maçlık bir konferans finali serisi belki de NBA finalinden daha çok heyecanlandırıyor bekleyenleri. Eğer sezon burada noktalanırsa Los Angeles şehri müthiş bir spor şölenine elveda diyebilir.
via SportsRaid
