İlk sorularım şunlar: NBA’in oyun anlayışında bir değişim var mı ve Draymond Green bunun neresinde?
2010’lu yıllarda ikinci yarısında, Golden State’te, Stephen Curry önderliğinde değişen, herkesin uzaklardan sık sık şut denediği bir ABD basketbolu ve NBA izledik. Bu Golden State’te Draymond Green, eski oyun tarzından izler taşıyan bir parçaydı. Sert, agresif savunma yapan, ribaundlara uzanan ama günümüzdeki gibi şut deneyen bir oyuncuydu.
Artık NBA’de dengeler değişti. 2020’lerin başlarındayız ve bu süreçte, boy ve pozisyon fark etmeksizin, her alanda olan Avrupalı oyuncular öne çıkmaya başladı. Giannis, Doncic, Jokic, Alperen Şengün… Böyle bir ortamda, belli bir oyun anlayışında takılıp kalınca, rakiplerle baş edemeyince, psikolojik olarak da düşüş yaşayabilirsiniz. Saha dışı ne yaşıyor bilemem ama Draymond Green’in saha içinde bazı şeylerle baş edemeyişi ortada. Oyun olarak istediğinizi yapamayınca, agresifliğiniz artar ve kontrolden çıkmış davranışlar sergileyebilirsiniz. Gobert’in boyuna sarılmak, Nurkic’e yumruk atmak gibi… Ama bunlar fazla olunca, süresiz ligden ihraç ediliyorsunuz. Sonuçta ne olursa olsun, profesyonel bir basketbolcuysanız, kendinizi kontrol etmeniz gerekir. Sonra istenmeyen sonuçlarla başınız ağrıyor.
Bir diğer soru… Green’in gereksiz agresifliği arka planda kalmaktan mı kaynaklanıyor?
Bunun bir ihtimal olduğunu düşünüyorum. Çünkü kadro dağılımı, kariyer istatistikleri, Draymond Green’in mental yapısı hakkında bir ipucu verebilir. Golden State Warrios, Stephen Curry’nin öne çıktığı, onun merkezinde çevrelenen bir takımdı. Üst üste 5 final; 2015, 2017 ve 2018’de gelen şampiyonluklar… Takımın 2 numaralı ismi, oyun anlayışından dolayı Klay Thompson idi. Green üçüncü planda. 2016’da Cavaliers’a kaybedilen final sonrasında takıma Kevin Durant’in gelmesiyle Draymond Green bir sıra daha geriye gitti. Warriors’ın Cavaliers ile 4 kez üst üste final yaptığı 2014-2018 yılları arasındaki 4 sezonda, çift hanelerde sayı ortalaması tutturdu. (Sırasıyla 11.7, 14.0, 10.2 ve 11.0) Daha sonrasında Green’in sayı ortalamaları düştü. Bu süreçte Green, sakatlıklar da yaşadı. 2022’de de Jordan Poole ismi Green’in önüne geçmişti. Warriors’ın gidişatını herkes görüyor. Takım içinde neler yaşanıyor bilmiyorum ama Draymond Green’in kendi açısından bakarsak, ona göre hak ettiği konumda değil. Antrenörlerin oyun ve kadro anlayışı da Green’in istediği gibi olmayabilir de. Jordan Poole olayı da bundan kaynaklı olabilir. Yani her şey Draymond Green’in kafasında olup bitmekte.
Tabii şunu da rahatlıkla söyleyebiliriz. Eğer alfa oyuncu rolünü üstlenmek istiyorsan, git kendine başka bir takım bul. Yok, bana Warriors’taki kadro yüksek seviyede, başarıya daha yakınım diyorsan da bazı şeyleri kabul edeceksin. Green ne düşünüyor; beynini okuyamadığım için bilemem ama her şey onun kafasındaki yorumlamalarla bir sonuca varıyor.
Son olarak da şunu sorayım: Draymond Green’i ne toparlar?
Bu süreçte Draymond Green’in acilen, Warriors veya NBA tarafından karşılanacak şekilde bir sporcu psikoloğu ile seanslara başlatılması lazım. Mental olarak toparlanıp, kariyerinin son döneminde yeni bir sayfa açıp oyunculuğunu iyi bir şekilde bitirmesi gerek. Yoksa, 2010’ların en iyi savunmacılarından biri gözler önünde eriyecek.
