Sarı-Mor renkleri ve yüzüklerle dolu tarihi ile güneş batmayan şehrin Hollywood destekli takımı Los Angeles Lakers… Peki ya şehrin kötü çocukları? Benim de katıldığım, Los Angeles Clippers takımının Staples Center’da taraftarlarıyla özel bir buluşma günü etkinliğini sizinle paylaşmak istedim. Hem bu özel güne hem de Clippers’ın 2015 NBA Playofflarındaki durumuna bir göz atalım…
NBA’de 2 takımı bulunan tek şehir Los Angeles için rekabet daha kendi içinde başlıyor. Staples Center… Bugüne kadar ziyaret ettiğim 5 tane NBA salonuna göre bence Madison Square Garden’dan sonra en güzel salon ve buna yaraşır şekilde de 2 güzel takıma ev sahipliği yapıyor. Öncelikle bu iki takımın taraftarı arasında bir uçurum olduğunu söylemem gerek. Konuştuğum iki tarafta birbiri hakkında pek de iyi düşünmüyor. Hatta Clipperslı taraftarlara uzattığım Lakers şapkamı da kibarca terslediklerini söylemeliyim. (Asla! Asla! Asla!)
Clippers ve 2015 NBA Playoffları
Hollywood yıldızları, şarkıcılar, sporcular… Kısaca ünlülerin boy gösterdiği Lakers maçlarını hepimiz biliyoruz fakat şu an Playoff’larda iyi bir performans gösteren Batı 3.’sü Clippers’ın maçlarında ise kendilerini göremiyoruz. Tabi bu Clippers’ın zorlu San Antonio Spurs serisinde düşünmesi gereken son şeylerden. Lakers daha elit bir taraftar grubuna sahipken, Clippers ise gücünü halktan alıyor.
Öncelikle etkinlikten biraz söz edelim. Clippers takımının eski sahibi Donald Sterling’in ırkçı söylemleri ve yaşanan olaylardan sonra takımı satmasıyla, takımı satın alan Steve Ballmer taraftarlarla bir buluşma gerçekleştirmek istemiş. Neşeli kimliği ile Clipperslıları coşturmasını bilen Ballmer yaşanan tatsızlıklara sünger çekerek güzel bir başlangıç yaptı. Taraftarlarla bütünleşip, onların da görüşlerini almak ve daha iyiye gitmek adına gerçekten hem koç hem de oyuncuların samimi bir havada gerçekleştirdiği bu etkinlik büyük ilgi gördü.
Oyunculardan Chris Paul, DeAndre Jordan, Blake Griffin, Matt Barnes, J.J Redick gibi isimlerin ve koç Doc Rivers’ın katılımıyla 2 saat süren güzel bir etkinlik oldu. Öncelikle Steve Ballmer sahne aldı. Takımın Seattle şehrine taşınacağı heberlerini reddederek, bu takımın şehrinin Los Angeles ve bu şehrin takımının da Clippers olduğunu vurguladı. Ve sezona tüm hızlarıyla giriş yapıp en üst sırada olacaklarını söyledi. Sonrasında sözü alan Doc Rivers ise bu takımın üstünde karabulutlar olduğunu ve sadece ama sadece basketbol konuşmak istediğini belirtti. Oyuncuların da yeni sezon için güzel dileklerinin ardından taraftarlarla soru cevap şeklindeki etkinlik sona erdi.
Peki gerçekten de nedir bu Los Angeles Clippers’ın üstündeki karabulutlar? Belki de kağıt üstünde ligin en iyi ilk 5’ine sahipler fakat bu yeterli değil. Bench katkısı gerçekten çok kısıtlı. C.Paul-Reddick-Barnes-Griffin-Jordan ilk 5’ine katkı sağlayan Crawford ise şu anda tek jokerleri. CP3 oyunu domine etmesi, içeride 2 atletik uzun oyuncularının uyumu ve bunlara bir de dış atıcıların da eklenmesi ile Clippers çok tehlikeli oluyor. Fakat ilk 5 ile bench arası uçurumdan kaynaklanan sıkıntı başarının önüne set çekiyor. Bu açıdan bakınca da Clippers pek de süprizi olmayan bir takım haline geliyor ve bu onların büyük bir zaafı haline gelmiş durumda.
Jamal Crawford’a da bir parantez açmak isterim. Crawford bu oyunu ile kesinlikle bir bench oyuncusu değil. Doc Rivers ondan mecburen bir bench oyuncusu olarak yararlanıyor. Clippers yönetiminin bir kaç takviye yapması halinde o da belki hakettiği yeri alabilir. Yine de Crawford şu an Clippers’ın gizli silahı pozisyonunda duruyor.
Son 3 sezonu ilk 5’te tamamlamalarına karşın henüz bir Batı şampiyonluğu gelmiş değil. Ve tabiki şampiyonluk, taraftarın takımdan en çok beklediği şey şu anda.
Temcilcimiz Hidayet Türkoğlu’nun da forma giydiği Los Angeles Clippers bu sezonki son 15 maçının 14’ünü kazanıp, batı konferansı 3.sü oldular. Yine de karabulutlar onlara daha da gözü kara San Antonio Spurs’ü getirdi. Fakat Clippers ilk 5 maç sonunda 2-3’lük sonuçla karabulutları dağıtmış gözüküyor. Bakalım Doc Rivers ve Chris Paul önderliğindeki L.A Clippers, Popovich’in biraz da can sıkıcı taktiklerine karşılık verip seriyi geçebilecek mi?
Bekleyip göreceğiz Lob City’nin performansını…
Can Güngör
