Sezona iddialı başlamak isteyen Anadolu Efes 2025-2026 Sezonu’nda yeni transferler ile kadrosunu güçlendirdi. Anadolu Efes’in yeni transferleri ve giden oyuncuları tek tek inceledik.
Giriş: Anadolu Efes’te Yeni Dönem Başlıyor
Anadolu Efes için 2025 yaz transfer dönemi, son iki sezondur devam eden hayal kırıklıklarının ardından bir yeniden doğuşun habercisi oldu. Üst üste kazanılan iki EuroLeague şampiyonluğunun ardından gelen ve beklentilerin altında kalınan iki yıl, lacivert-beyazlı camiada köklü bir değişimi zorunlu kıldı. Bu yaz atılan adımlar, basit bir kadro revizyonundan çok daha fazlasını, adeta bir “reset” operasyonunu temsil ediyor. Yönetim, sadece oyuncu isimlerini değil, takımın oyun felsefesini ve kimliğini temelden değiştirmeyi hedefledi. Amaç, daha fizikli, savunma odaklı ve sistem basketbolu oynayan bir takım yaratmaktı.
Yeni Başantrenör Igor Kokoskov: NBA Aklı ve Yeni Oyun Felsefesi

Bu büyük değişimin merkezindeki en kritik hamle, şüphesiz başantrenörlük görevine Igor Kokoškov’un getirilmesi oldu. Kokoškov, sıradan bir koç değil; o, kulübün yeni vizyonunun mimarı. NBA tarihinde Avrupa doğumlu ilk başantrenör olması, Detroit Pistons ile NBA şampiyonluğu yaşaması ve 2017’de Slovenya’yı Luka Dončić gibi bir yıldızla Avrupa şampiyonu yapması, onun ne denli farklı bir basketbol aklını temsil ettiğinin kanıtı.
Kokoškov’un sistemi, oyuncu hareketliliği ve top paylaşımına dayalı, sürekli perdelemelerle (ball-screen) şekillenen modern bir hücum anlayışını benimsiyor. Bu felsefe, son yıllarda Efes’in tıkandığı, yıldızların bireysel yaratıcılığına bağımlı yapıdan, sistemin oyuncuları öne çıkardığı daha sürdürülebilir bir modele geçişin sinyallerini veriyor. Dončić ve Devin Booker gibi yıldızların gelişimindeki rolü de cabası. Kokoškov tercihi, Efes’in takım kurma DNA’sında köklü bir değişikliğe gittiğinin en net göstergesi.
Takımdan Ayrılan Oyuncular (Gidenler)
Yeni bir yapı kurmanın doğal bir sonucu olarak, eski düzenin önemli isimleriyle yollar ayrıldı. Bu ayrılıklar, yeni felsefeye uygun profillerin seçilmesi adına atılmış stratejik adımlardı.
- Darius Thompson (Valencia): Büyük umutlarla transfer edilmişti ancak topu domine eden oyun tarzı, Larkin ile beklenen uyumu tam olarak sağlayamadı. Ayrılığı, Efes’in “iki dominant guard” modelinden vazgeçtiğini gösteriyor.
- Elijah Bryant & Dan Oturu (Hapoel Tel Aviv): Takımın “tutkal” oyuncusu Bryant ile pota altı dinamosu Oturu’nun birlikte yeni bir EuroLeague rakibine gitmesi, değişimin ne kadar kapsamlı olduğunu kanıtlıyor.
- Derek Willis (Paris Basketball) & Jordan Nwora (Crvena Zvezda): Her ikisi de şutör dört numara profilindeydi. Ancak Kokoškov’un savunma odaklı yeni sisteminde, bu profilden uzaklaşılarak daha farklı bir uzun yapısı tercih edildi.
- Tibor Pleiss (Trapani Shark): Bir kulüp efsanesi ve şampiyonlukların kahramanı olan Pleiss’ın ayrılığı, sembolik olarak bir devrin sonu anlamına geliyor.
Bu transfer stratejisi, Efes’in artık çok yönlü “joker” oyuncular yerine, belirli rollerde uzmanlaşmış, EuroLeague’in en iyileri arasında yer alan “uzman” oyunculara yöneldiğini gösteriyor. Gelen transferler bu tezi doğruluyor: Nick Weiler-Babb ligin en iyi savunmacısı , Vincent Poirier en elit ribauntçularından biri , Cole Swider ise özel bir keskin nişancı.
Anadolu Efes’in Yeni Transferleri (Gelenler)
Anadolu Efes, kadrosunu her biri belirli bir rolü doldurmak üzere tasarlanmış önemli isimlerle güçlendirdi. Anadolu Efes’in yeni oyuncuları hem takım kimyası hem de eksikler düşünülerek belirlendi.
Pota Altı Duvarı: Vincent Poirier & Georgios Papagiannis
Efes’in pota altı bu sezon rakipler için adeta bir “uçuşa yasak bölge” olacak. Real Madrid’den gelen Vincent Poirier, elit bir ribauntçu, blokçu ve ikili oyun bitiricisi. Monaco’dan gelen Anadolu Efes’in yeni transferi 2.20’lik dev Georgios Papagiannis ise caydırıcılığıyla boyalı alanın en korkutucu savunmacılarından biri. Bu ikili, 40 dakika boyunca sahada ezici bir fiziksel üstünlük ve savunma kimliği vadediyor.
Savunma Kilidi: Nick Weiler-Babb
Efes, perimetre savunmasındaki en büyük eksiğini piyasadaki en iyi isimle kapattı. 2024-25 EuroLeague En İyi Savunmacı ödülünün sahibi Nick Weiler-Babb, rakibin en skorer kısasını durdurma yeteneğiyle biliniyor. Aynı zamanda maç başına 4.9 asist ortalamasıyla oyun kurma becerisi de olan Weiler-Babb , Shane Larkin için mükemmel bir ortak. Bu transfer, Larkin’in savunma yükünü hafifletip enerjisini hücuma saklamasını sağlayacak.
Atletik Skorer: Isaia Cordinier
Euroleague’in İtalyan temsilcisi Virtus Bologna’dan gelen Isaia Cordinier, takıma eksik olan saf atletizmi ve patlayıcılığı getiriyor. Potaya gitmekten çekinmeyen, açık alanda durdurulması zor bir skorer olan Cordinier, geliştirdiği dış şut tehdidiyle komple bir hücum silahına dönüştü.
Uzman Şutör: Cole Swider
Cole Swider, tam bir görev adamı. NBA G-League’den gelen bu oyuncunun tek bir uzmanlık alanı var: üç sayılık atışlar. Kokoškov’un sisteminde onun rolü, savunmayı dışarı çekerek pota altında Poirier ve Papagiannis gibi uzunlara, içeri kat edecek Cordinier ve Larkin gibi kısalara alan yaratmak olacak.
Yerli ve Gelecek Yatırımları: Şehmus Hazer & Brice Dessert
Bahçeşehir Koleji’nden transfer edilen Şehmus Hazer, yerli rotasyonuna enerji ve savunma sertliği katacak. 22 yaşındaki Fransız pivot
Brice Dessert ise dört yıllık kontratıyla kulübün geleceğine yapılmış önemli bir yatırım olarak öne çıkıyor.
Yeni Sezonun Oyun Planı: Sahada Nasıl Bir Efes İzleyeceğiz?
Anadolu Efes’in yeni transferleri oyun kimliğinin baştan aşağı değiştiğini gösteriyor.
- Savunma Odaklı Kimlik: Weiler-Babb’in perimetredeki baskısı ve pota altındaki Poirier-Papagiannis duvarı, Efes’i ligin en sert savunma takımlarından biri yapmaya aday. Amaç, rakipleri top kayıplarına zorlayan ve yıldıran bir takım olmak.
- Sistem Hücumu: Hücumda Kokoškov’un organize setleri ön planda olacak. Larkin’in bireysel yaratıcılığı yine kilit rol oynayacak ancak artık Poirier ile oynanan ikili oyunlar, şutörler için kurulan perdeler ve topsuz oyuncu hareketliliği daha fazla görülecek.
Sonuç ve Yeni Sezon Beklentileri: Riskler ve Fırsatlar
Anadolu Efes, 2025 yazında yaptığı hamlelerle zayıf yönlerini net bir şekilde gidermiş ve iddialı bir kadro kurmuştur. Bu kadroyla tek hedef Euroleague Final Four ve Euroleague şampiyonluğudur. Ancak bu kadar çok yeni parçanın bir araya gelip kimya oluşturmasının zaman alacağı bir gerçek. Kokoškov’un sistemine adaptasyon süreci ve “çifte kule” modelinin hızlı takımlara karşı nasıl işleyeceği, sezonun en kritik soruları olacak.
Yine de kesin olan bir şey var: Anadolu Efes, iki yıllık aranın ardından zirveye giden yolda net, heyecan verici ve kararlı bir adım attı. Yeni bir felsefe, yeni bir kimlik ve bu amaca hizmet eden bir kadroyla lacivert-beyazlılar için yeni bir hikâye başlıyor.