NBA sezonunu tam anlamıyla açtığımızı, Miami Heat’in yine bütün basketbol kamuoyunu yanılttığı zaman idrak edebiliyorum. Erik Spoelstra’nın öğrencileri galiba yine sezon öncesi tahminlerimizi ve düşüncelerimizi boşa çıkaracak. Miami Heat, geçen sezon hücum verimliliğinde (Offensive Rating) 113.5 ile ligde 30 takım arasında 21. sıradaydı. Bunun en büyük sebebi, takımda Tyler Herro dışında hücum özelliği ortalama üstü olan bir oyuncunun bulunmamasıydı. Takımın hiyerarşisinde birinci sırada olan Bam Adebayo da hücum konusunda beklenen çıkışı ne yazık ki hiçbir zaman gösteremedi. Adebayo dışında Andrew Wiggins olsun, Davion Mitchell olsun, daha çok işin savunma tarafında mahir oyuncular. Çaylak Kel’el Ware hücum meziyetleri olan bir oyuncu, ancak çaylak yılında takımı bir adım ileri taşıması zaten beklenemezdi.
Miami Heat, yeni sezona Norman Powell eklemesiyle başladı. Norman Powell, geçen sezon Clippers’ta önemli bir çıkış göstermiş ve 67 maçta 21.2 sayı, 2.1 asist ortalamaları tutturmuştu. Kâğıt üstünde, Miami Heat’in hücum sorununa doğrudan olumlu katkı yapabilecek profilde bir oyuncu takıma katıldı. Ayrıca Davion Mitchell ile de kontrat uzatıldı. Yani ana ilk beş kağıt üstünde Tyler Herro, Norman Powell, Andrew Wiggins, Bam Adebayo ve Kel’el Ware oldu. Norman Powell’ın eklenmesi ve Kel’el Ware’nin çaylak yılından çıkmasıyla, bu takımın hücum anlamında bize bir şeyler vaat ettiği söylenebilirdi. Ancak sezon öncesinde Tyler Herro’nun ameliyat geçirmesi, Heat’in sezon başında bir hayli başının ağrıyacağını düşündürdü herkese.
Bunun sebebi, yazımın başında belirttiğim durum: Tyler Herro, bu takımın topla yaratabilen en önemli oyuncusu. Gerçekten, Herro’nun denklemden çıkmasıyla bu takımda topu emanet edebileceğiniz neredeyse kimse yok. Norman Powell iyi bir hücumcu olsa da tamamen kendine üreten bir oyuncu. Keza Wiggins de kendine oynar. Adebayo’nun yapabilecekleri sınırlı. Davion Mitchell, hücumda artı değer katan bir oyuncu değil. Belki biraz Nikola Jovic üretebilir denilebilir, ama o da istikrarsız.
Miami, sezon öncesinde çıktığı 6 maçı da kaybetti ve hücumda aciz gözüktüğü çok an gördük. Açıkçası, bu takımın Tyler Herro dönene kadar 110 sayıyı geçmesini bile zor olarak görüyordum. Ama işte Miami Heat, her zaman olduğu gibi yine hepimizi şaşırttı. Ligin ilk maçında, Orlando gibi elit bir savunma takımına karşı 121 sayı attı. İkinci maçta Memphis’e ilk yarıda 86 sayı atıp maçı 146 sayıyla bitirdi. Üçüncü maçında da dün gece New York’a 115 sayı attı.
On gün önce, Miami’nin bu maçların hepsinde 110’u geçeceğini, hatta 140’ları bulacağı maç olacağını söyleseler, o kişinin basketboldan anlamadığını söylerdim. Ama basketbolu bizden çok daha iyi bilen biri var: Erik Spoelstra. Takımdaki herkese büyük bir konfor alanı sağlıyor. Oyuncuların çoğu, başka takımlarda bulamadığı özgürlükleri burada buluyor. Örneğin, Davion Mitchell o boş şutu bulduğunda çekinmeden atıyor. Wiggins çekinmeden atıyor. Jovic, Jaquez, Fontecchio, Norman Powell… Kısaca, takımdaki herkes sahada o özgürlüğü hissediyor ve ilk üç maçta da bunun meyvelerini aldı Heat.
Burada Norman Powell’a parantez açmak lazım. Geçen sezon gösterdiği muazzam çıkışı bu sene de sürdürüyor. Ona özelliklerini daha rahat sergileyebileceği bir ortam sağlayan bu takımda olması, Powell için büyük bir şans. Orlando maçında 9/19 ile 28 sayı, 9 ribaund, 4 asist; erken kopan Memphis maçında 3/4 ile 15 sayı, 6 ribaund, 1 asist; New York maçında da 7/15 ile 29 sayı, 7 ribaund, 3 asist. Gerçekten, Powell’ın bu başlangıcına hayran kalmamak elde değil. Bu istikrarı sürdürürse, Doğu Konferansı’nı da düşündüğümüzde, all star için bir şansı olabilir.
Powell dışında Jaime Jaquez de formda. Geçen sezonu felaket geçirmişti, ancak üç maçta 15.7 sayı ve 4 asist ortalaması tutturdu. Hücumda ve savunmada çok daha agresif. Simone Fontecchio, üç maçta 8/16 üçlük attı. Wiggins kendi standardında devam ediyor. Adebayo, hücumda yine benim beklentimin bir tık altında. 19.3 sayı ortalaması tutturdu, ancak özellikle Herro yokken Adebayo’nun hücumda daha fazla üreten, sorumluluk alan bir oyuncu olması gerekiyor. Ama tabii ki kötü başladığını söylemiyorum; o da geçen sezona göre iyi durumda.
Koçu söylememe gerek yok. Şu takımın üç maçtır hücumda ulaştığı seviyeyi görünce önünde şapka çıkarıyorum. Miami Heat, ilk maçta 121 sayı atıp yenilmiş olsa da Memphis ve New York’u mağlup ederek derecesini 2-1 yaptı. Heat’in üç maçta verdiği sinyaller ve Doğu’nun bu sezonki sıkıntılı durumunu düşündüğümüzde, Tyler Herro döndükten sonra Miami’nin Doğu’da yarışın içinde yer alabileceğini söyleyebiliriz.
Rojhat Büyükdoğu



























